• İletişim
  • aysel@finansoloji.com
finansoloji-logofinansoloji-logofinansoloji-logofinansoloji-logo
  • Hakkımda
  • Kitaplar
  • Eğitimler
  • Danışmanlık
  • Yazılar
  • İletişim

Bankacılık Nasıl Bir İş?

  • Anasayfa
  • Blog
  • Finansoloji Yazıları
  • Bankacılık Nasıl Bir İş?
Yazar admin at 19 Mayıs 2014
Kategoriler
  • Finansoloji Yazıları
Etiketler

Ülkemizde yaklaşık 200 bin banka çalışanı mevcut. Bunların, %27’si kamu bankasında, %49’u özel bankalarda, %21’i yabancı bankalarda ve %3’ü kalkınma- yatırım bankalarında istihdam etmektedir. Eğitim seviyelerine bakıldığında bankacılarımızın %6’sı lisansüstü eğitim mezunu olup %74’ü yükseköğretim mezunu ve %18’i lise mezunudur. Sektörün toplamına bakıldığında kadın erkek dağılımı eşittir. Türüne göre bakıldığında ise, kamu bankalarında erkeklerin daha fazla, özel ve yabancı bankalarda ise kadınların daha fazla istihdam edildiği görülmektedir.

Peki bankacılık nasıl bir meslek? Eski bankacılara bakış değişti mi? Meslek nereye gidiyor? Bankacıların durumundan önce bankacılık işinin karlı bir iş olduğunu bilmeyen yok. Özellikle borçlanma alışkanlığının yüksek, tasarruf açığının çok olduğu ülkemizde kredi faizlerinden ve kredi kartı döngüsünden ne kadar çok kar edildiği biliniyor. Bir sektör yüksek karlılığa sahipse çalışanlarının da bu durumdan istifade etmesi beklenir. Ancak, son yıllarda görülmektedirki bankacılık sektörü çalışanlarının meslekten memnuniyeti düşük.

Bankacılık bölümü hocası olarak ben bankacıları gözlemlerim doğrultusunda kaba tabirle üçe ayırıyorum. İlk grup şube operasyon işlerini yapan ve satış odaklı çalışan kesim. Bu grup eski ve temel bankacılık faaliyetlerini yürüten grup olup aslında bankacılığın en ağır koşullarda yapıldığı gruptur. Tabi bu gruba genel müdürlükte çalışan operasyoncu bankacılar ve memur-uzman yardımcıları da dahildir. Ancak genel müdürlük çalışanlarının bir üst gruba sıçrama imkanının daha geniş olması da yaşanan örneklerle pekişmiştir. İkinci grup ise, daha çok müdür-müdür yardımcısı gibi orta kademe bankacıların yer aldığı grupturki bu grup ilk gruba göre karar alma ve uygulama konusunda yetkinlik kazanmış ve nispeten daha rahat çalışma koşullarına sahiptir. Ancak unutmamak gerekirki yetki arttıkça sorumluluk da artmakta bu da yaratıcılık konusunda daha fazla çabayı gerektirmektedir. Bu nedenle, bu grubun da farklı stres noktaları sözkonusu. Son grup ise, en üst düzey bankacılardır ki bunlar ilk iki gruba göre tamamen farklı çalışma koşullarına sahip. Şöyleki kesin bir çizgi olmamakla birlikte mesai saati açısından daha rahat ve gelir açısından ise çok daha tatmin edici rakamlar mevcut. Hatta bazı bankalarda bu durum hisse, prim gibi yan hakları da içermektedir.

Çalışma koşullarına gelince her sektörde olduğu gibi bankacılıkta da zorlayıcı şartlar mevcut. Ancak tabi bu ağır koşullar bankacılıkta daha fazla olduğu kanaatindeyim. Eskiden bankacılara olan bakış açışı ile günümüzdeki bakış değişmiştir. Özellikle şube personeli için bankacılığın satış baskısı olan, mesai saatleri uzun ve müşteri memnuniyetine dayanan bir iş olduğu açıktır. Buna karşılık bankacıların diğer meslek gruplarına göre mesleki olarak kendini sürekli geliştirebildiği, insan ilişkilerinde farklılığa açık olduğu ve stresle baş etmeyi öğrenebildiği ortadadır.

Mesleğe çok farklı bir açıdan bakacak olursak, finans sektörünün sürekli yenilenen yapısı nedeni ile çalışanlar yeni sertifikasyon çabalarına ve gizli bir rekabetin içine çekilmektedir. Elbette ekonominin lokomotifi olan böyle önemli bir sektörü yürüten kişiler eğitimli, gündemi takip eden ve kendini geliştiren yapıya sahip olmalıdır. Ancak, mesleğin süreklendiği komplike yapı ve çalışanların yoğun rekabet ortamında girdikleri stres ve gerçek bilgiyi ölçmeyen sertifikasyon döngüsü de sektörün acı bir gerçeğidir. Bu sorunların çözümünde elbette düzenleyici kurumların büyük katkısı olacaktır. Ancak özellikle özel bankaların yarattığı rekabet ortamı bankacılığa farklı bir çehre kazandırmıştır. Bu noktada çözüm önerisi olarak bankacılık sektöründe çalışanların doğrudan bağlı olacağı bir meslek odasının olması artık kaçınılmazdır.

Ülkemizde yaklaşık 75 bin avukat var ve hemen hemen her ilde bir baro var iken 185 bin çalışanı olan bankacılığın sadece İstanbulda bile tek bir çatısı mevcut değil. Meslek odasından kasıt bankalar birliği gibi bir birlik değildir. Mesleğin haklarını koruyacak, bankacıların çeşitli etkinliklerle sosyal faaliyet alanı bulabilecekleri, kendi çalıştıkları bankaların verdiği zorunlu eğitimler dışında ücretsiz eğitim ve seminerlere katılabileceği bir birlikten bahsediyorum. Diğer yandan bu birliğin birilerinin rant merkezi haline gelmemiş olması ve sivil toplum kuruluşu işleyişinde olması amacında ve faydalı olacaktır.

Benzer yazılar

16 Ocak 2021

Borsaya temettü için yatırım yapmak ne demektir?


Devamını
27 Aralık 2020

Hayatını gözden geçirerek tasarrufa ilk adımı at!


Devamını
13 Aralık 2020

Faizler yükseldiğinde yatırımlar neden daralır?


Devamını
30 Kasım 2020

Borsada hissenin güvenilirliğini nasıl anlarım?


Devamını

1 Comment

  1. Hakan dedi ki:
    1 Şubat 2019, 23:20

    Hocam teşekkür ederim öncelikle mesleğin kısmen de olsa sorunlarına değindiğiniz için ama gençleri gerçekten daha farklı işlerini severek yapabilecekleri mesleklere yönlendirin.Şu an sektörde anket yapılsa emin olun işini severek yapma oranı %5 i geçmez.Tam anlamıyla özellikle son yıllarda kâbus olmaya başladı sektörde çalışmak.Diğer taraftan gelir tarafından baktığımız zaman da ücret gelirleri düşmeye başladı reel anlamda

    Saygılarımla

    Cevapla

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son yazılar

  • Borsaya temettü için yatırım yapmak ne demektir? 16 Ocak 2021
  • Hayatını gözden geçirerek tasarrufa ilk adımı at! 27 Aralık 2020
  • Faizler yükseldiğinde yatırımlar neden daralır? 13 Aralık 2020
  • Borsada hissenin güvenilirliğini nasıl anlarım? 30 Kasım 2020
  • Reel Getiri Nasıl Hesaplanır? 17 Kasım 2020

Son yorumlar

  • 11 Ağustos 2021

    onur yazdı Temel Finansal Bilgi Ölçme Testi

  • 6 Mayıs 2021

    Selahattin BEKTAŞ yazdı Borsaya temettü için yatırım yapmak ne demektir?

  • 25 Nisan 2021

    burak yazdı Her ay bir çeyrek altın alıp evde saklıyorum, bu tasarruf şeklimin olumlu ve olumsuz yönleri nelerdir?

  • 30 Aralık 2020

    Seda Özden yazdı Orta direk neden tasarruf edemiyor?

  • 30 Kasım 2020

    AYDIN ÖZDEMİR yazdı Dünyanın Sekizinci Harikası: Bileşik Faiz

Finansoloji
Anasayfa | Hakkımda | Eğitimler | Danışmanlık | Yazılar | İletişim
KVKKK | Mesafeli Satış Sözleşmesi | İptal İade Koşullar | İletişim Bilgileri

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
© 2021 Finansoloji. All Rights Reserved.